Mortal kombat ile efsane konsol "sega mega drive 2" de tanıştım. İşte hikayem:
Bizim zamanımızda o ayaklı jetonlu dev atariler artık yavaş yavaş piyasadan silinmeye başlamıştı. Tabi bunları işleten salonlarda. İzmirde hatırladığım ve oynadığım son jetonlu atari fuarda kalmıştı. (Sonra onlarda gitti tabi) Tabi dolayısıyla 90 lı ların çoğu commodor 64 leride görmemiştir. Ama ben bu konuda şanslıyım ki hala oğlunda bir tane mevcuttu ve oynayabildim. Kasetlerinin teyp kaseti şeklinde olması o zamanlar baya garibime gitmişti.
Artık zaman sosyalleşme değil bireyselleşme zamanıydı. Böyle kutular çıkmıştı cafcaflı ve içinde oyunlar vardı. Mario vb. oyunlar. Tabi o zamanın bütün çocuklarının aklını başından aldı bunlar.
Ama bir müddet sonra bir efsane ortaya çıktı. Artık o jetonlu dev atarilerdeki oyunlar sega mega driver ile evlere girmişti. Haftalarca sabredip biriktirdiğim parayla (şimdi düşünüyorumda baya sabırlımışım
) sonunda bir "sega mega driver 2" sahibi oldum. Hem de orjinal japon malı.
Yalnız bu aletin hafızasında oyun yoktu. Halk arasında kaset denilen ama asıl adı kartuş olan o zımbırtılar olmadanda çalışmıyordu. Önce arkadaşlardan alınan kasetleri denedik. Yok bu alete hiçbir kaset uymuyor. Deli oluyorum ben tabi. O kadar para verdik oynayamıyoruz.
Meğersem bunun kasetleri farklı imiş. Neyseki keşfettik yakınımızda bulunan kırtasiyede bu kasetlerden bolca satılıyormuş. Ancak makinenin kendisi gibi bu zımbırtılarının fiyatıda baya tuzlu idi. Bu yüzden önce bir kaset edinebildik. Ama bu tek oyun insanı baya sıkıyordu. Nereye kadar oynayabilirdikki. Bununda bir çözümü vardı. Kaset almaya para yetmiyorsa değiştirmeye yeterdi.
Beşyüzbin liraya kaset değiş tokuşlarına başladık. Bir gün mortal kombat diye bir oyun geçti elime. Ama bu street fighterdan bile güzeldi. Her adamın özel hareketleri vardı. Ve bu hareketler oldukça şık idi. Oturup bunları bir güzel keşfettikten sonra mahalledeki ve okuldaki arkadaşları bir bir yenmekte ayrı bir zevkti. "Olum nasıl yapıyon lan bunları" şeklindeki soruları yanıtsız bırakınca elime bakıp taktik kapma çalışmalarına giren arkadaşlar tabiki birkaç birşey kapıp zamanla öğrendiler. "Olum U yapıp B ye basçan lan buldum anaaa"
Bu mortal kombat dövüşünde dişli rakip bulamayınca insan sıkılıyordu. Ama iyi bir rakiple saatlerce oynanabilen bir oyundu. Hayatımda hiçbir oyunda bu kadar eğlenmemiştim. Tabi benim rakibim çoktu. Bu yüzden o kaseti hiç vermedim. Hala mega driverimle birlikte evin bir köşesinde durur. Ama rakip kalmayınca oynamanında anlamı yok tabi şu an.
Sonra playstation 1 çıktı derken onunda saltanatı kısa sürdü. (ki segada aldığım zevki onda bulamadım)
Şu an ise bilgisayarlarda bu MK efsanesi sürüyor. Ama maalesef ki yıllarca atari kolu ( control pad) tutmuş olan bu eller klavyeye uymuyor.
Evet arkadaşlar açıkçası hiç bilgisayarda mortal kombat oynamadım. Zaten oyun kurmaktan falanda nefret ederim. Oyun atarilerde güzeldi ve keşkede öyle kalsaydı.
Bu siteyede bana çok değerli şeyleri hatırlattığı için üye oldum. Hazırlayan kardeşlerimin ellerine sağlık...
(Çok uzun oldu kusura bakmayın. Ama Mortal kombat bu napıyım içimden yazmak geldi. Verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim...)